Proje Yeri :
İstanbul/Türkiye
Proje Tarihi:
2008 Paris
İşveren:
Akademik Çalışma / ESA
Tasarım ekibi :
D-Lab Architects
Yardımcılar :
Charles Gaucherel Architecte D'ESA
Mansiyon Ödülü
UÇURTMALAR PROJESİ ÜZERİNDE YAPTIKLARI YORUMLAR İÇİN; JÜRİ BAŞKANI PAUL VIRILIO VE JACQUES BOULET'YE TEŞEKKÜRLERİMİZİ SUNARIZ,
Uçurtmalar, Levent Sanayi Bölgesinde konumlanan ghettoesk sosyokültürel yapının, bölgeyi sadece araçlı geçiş bölgesi olarak kullanan kozmopolit İstanbullu kimliği ile buluşturmak için hazırlanan hafif kentsel strüktür tasarımıdır.
Geliştirilmeye çalışılan kentsel tasarım metodu için pilot bölge olarak, Kâğıthane Vadisi/Tem/Büyükdere ve Movenpick Otel’in yanında sonlanan vadinin oluşturdukları eşikler arasındaki alan belirlenmiştir.
Bölgenin geçmişi incelendiğinde, İstanbul’un bu noktasında var olan ağırlıklı konut yerleşkesi, özellikle Kâğıthane’deki endüstriyel yerleşkenin barınma ihtiyacını karşılamak için yasal olmayan yollardan, o yıllardaki özellikle Anadolu’dan İstanbul’a doğru gerçekleşen iç göçler sonucunda oluşmuş. Ancak bugün bu bölge sakinleri,kendi yaşama alışkanlıklarından son derece farklı bir hayat süren ve Büyükdere Caddesi sınırında son 15 yılda gelişen rezidans ve alışveriş merkezlerinde yaşayan, çalışan ve çeşitli aktivitelere katılan İstanbullularla iletişim kopukluğu yaşamaktalar. Bugün halen kendi eğlence kültürleri ve hatta kendi “müzikhol” leri bile olan bölge sakinleri, bu yeni oluşumlardaki avm’lerin sinemalarına gitmiyorlar. Yahut bölgenin hemen yanındaki çok katlı yapılarda yaşayan İstanbullular şehrin merkezinde olduğu söylenebilecek bu bölgeyi sadece araçlı transit geçiş için kullanıyorlar.
Kamusal alan dönüşümünün, sosyo kültürel anlamda sürdürülebilirliğini tartışmanın ortasına çekerek nasıl yapılabileceğine dair örnek olması istenilen projede, güncel olarak zaten birçok tasarımcı ve yönetici tarafından çok boyutlu olarak sorgulanan “rant“ parametresi geri planda bırakıldı.
Proje, öteki olarak algıladığımız ve bizimle ayni şehirde yaşayan başka kitlelerle “karşılaşma potansiyel”leri sayesinde, proje alanındaki yaşantının sorunlarına cevap olabilecek çözüm yöntemlerini sorguluyor. Çünkü düşünülünce, değişim etkileşim, etkileşim ise karşılaşma ile başlar. Değişimi kabul edip etmemek insanoğlunun tercihlerinin bir sonucu olmalıdır.
Proje de kullanılan yöntem, mimari ve kentsel tasarım süreçleri 4 boyutlu olarak ele alıyor. Katmanlarla çalışılarak gerçekleştirilen ve hareket okumalarını çıkış parametresi olarak kullanan mimari ve kentsel tasarım süreci, enformasyon ve medya toplumunda yaşayan bireyler ve toplulukların - algı reflekslerinin gününümüzün iletişim teknikleri doğrultusunda dönüştüğü varsayımıyla- kenti deneyimlerken coğrafi bağlamdaki yaşantıyı da algılama şekillerinin güncel refleksleriyle gerçekleşmesini sağlanılabilmesi düşünülüyor. Bu tasarım kararı, bu iki bağlam arasında ilişkiyi daha rahat kurabilmesini kolaylaştırmayı amaçlıyor. Bu doğrultuda, alanı deneyimleyen bir bireyin görsel algısının çoklu manipülasyonunun nasıl strüktüre edileceği büyük önem taşıdığı düşüncesiyle, müdahale noktalarının lokasyonları güncel olarak aktif parkurların ilişkilendiği, görsel iletişimin sağlanabildiği noktalarda konumlandırılıyor.
Öte yandan, proje alanında ve İstanbul’un belli başlı toplanma alanlarında yapılan analizler sonucunda belirlenen birim mekân ölçeği olan “piksel”ler sayesinde, bölgedeki hâkim sosyal yapının kullandığı aktif kamusal alanlar ve ticari bölgedeki aktif alanlar boyutsal olarak çözümlendi. Bu boyutlar, gerçekleştirilecek müdahalelerde ölçek referansı olarak kullanıldi.
Birim ölçek piksellerin boyutlandırılması ise, İstanbul’un koordinatları göz önünde bulundurularak, ortalama kat yüksekliği olan bir binanın, çalışma saatleri arasında maksimum güneşlenmesi dikkate alınarak hesaplandı. Bu birim ünitelerle yapılan mekân organizasyonları ise, yine maksimum aydınlanmaya izin veren benzer bir prensiple gerçekleştirildi.
“Olay”ın önce, zaman boyutunda gerçekleştiği kabulüyle, farklı kültürel yapılarının karşılaşma noktalarında ortak bir zaman algısı bağlamı kullanımı öngörüldüğü projede, bu karar sayesinde “karşılaşma”nın sürdürülebilir hale getirilip diyaloga dönüştürülebileceği düşünüldü. Bu nedenle, projenin “zaman” yapı taşı olarak ise gece/gündüz döngüsü referans alındı. Bu anlayış, müdahale noktalarında coğrafyanın mutasyona uğratılarak yeniden üretilmesi öngörüldüğü için kullanıldı.
Öngörülen akışkan kentsel tasarım strüktürü, kentin servis ihtiyaçları nedeniyle kullanılamayan (yol kenarlarında kalan kamuya ait alanlar ve atıl boşluklar, işgal edilmiş kamuya ait alanlar vs…) ve mülkiyet probleminin minimum olduğu noktalarda kaldırım uzantısı şeklinde gelişen « 3 boyutlu meydan »’lar tasarlanarak, şehirle parazit bir katman olarak ilişki kurması sağlandı. Proje, günümüz kentsel tasarım projelerinde, büyük ölçekli müdahalelerin yarattığı kent belleği ve mülkiyet problemlerine karşı kullanılabilecek akupunkturvari noktasal müdahalelerle, kendi ölçek organizasyonunu çoklu bir coğrafi mutasyon yaratarak mümkün kılmayı amaçlıyor.
Bahsedilen tasarım yöntemi ile, yerel parametreler doğrultusunda belirlenen problemlere çözüm ise kisacasi soyle ozetlenebilir :
Müdahalenin, alanının batısında Kuzey ormanlarının uzantısı olan bölgede kanserli hücreler gibi oluşmuş yasal olmayan ya da sonradan yasallaştırılmış yerleşkeler ile ilişkiyi zayıflatacağı öngörüldü.
Vadilerde, Büyükdere-Kâğıthane bağlantısını sağlayan yolları kullanan kozmopolit İstanbullularının proje alanının yaşantısıyla iletişimini arttırması öngörüldü.
Alanın, Büyükdere sınırındaki ticari bölge olarak tanımlanabilecek bölümü proje alanının tarafsız bölgesi olarak tanımlanabilir. Bu sınır bölgesinin, Büyükdere aksını kullanan İstanbulluların algısında sekanslar oluşturarak proje alanı ve Büyükdere ilişkisi kuruldu.
Alanın batısında konumlanan Kağıthane vadisi ve proje alanında konumlanan konut alanları arasında var olan kuzey güney doğrultusunda sürekliliği olan pasif yeşil alanlar ise, bu noktalarda eğimin sert olusu nedeniyle ve Kağıthane vadisinde öngörülen rekreasyon alanları ile konut bölgeleri arasındaki kamusal alan ölçeği ilişkilerinin dengeli kurulabilmesi amacıyla kısmen rehabilite edilip aktif yeşil alanlarla geçiş ölçeğinde örgütlenmesi öngörüldü.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder